Zaman: YouTube yasağı ve akreditasyon Türkiye’yi üçüncü sınıf yapıyor

Zaman: YouTube yasağı ve akreditasyon Türkiye’yi üçüncü sınıf yapıyor

Abdullah Bozkurt Strasbourg, 02 Şubat 2010, Salı

zaman_02022010.jpg

Avrupa Birliği’nin ardından Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı da internet yasakları ve bazı kurumların basına uyguladığı akreditasyon meselesi nedeniyle Türkiye’yi eleştirdi. Today’s Zaman’a konuşan AGİT temsilcisi Miklos Haraszti, bu uygulamaların Türkiye’yi üçüncü sınıf ülkeler kategorisine yakınlaştırdığını söyledi.

Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Türkiye’de internet sitelerine getirilen yasakların teşkilat kriterleri ile örtüşmediğini ve bazı kurumların akreditasyonu bir basın sansürü olarak kullanmasından endişe duyulduğunu bildirdi.

AGİT’in medya özgürlüklerinden sorumlu temsilcisi Miklos Haraszti, Today’s Zaman’a verdiği mülakatta YouTube gibi popüler sitelere erişimi engelleyen 5651 sayılı İnternet Yasası’nın ya değiştirilmesi ya da tamamen kaldırılması gerektiğini söyledi. Ayrıca 301’inci maddede yapılan değişikliğin de yeterli olmadığını vurgulayan Haraszti, hükümetin bu yasadan kurtulması gerektiğini dile getirdi.

Türkiye’nin basın özgürlükleri açısından esas olarak ‘özgür bir ülke’ olduğunun altını çizen AGİT temsilcisi, ancak internet kısıtlamaları ve yasaklarının ülkeyi, İran ve Çin gibi özgürlüklerin son derece kısıtlandığı üçüncü sınıf ülkeler kategorisine yakınlaştırdığı uyarısında bulundu. ‘Hükümet çocuk pornografisi, kumar gibi internette işlenen suçları takip edebilecek ve suçluları yakalayabilecek yetkilere zaten sahip. Ancak meşru olan bir siteye erişimin tamamen engellenmesi kabul edilemez. Bu, çağdışı bir uygulamadır.’ dedi.

AGİT temsilcisi, değiştirilen 301 No’lu yasa konusunda da hükümetin adım atmasını istedi ve, ‘Bu yasa tamamen kaldırılmalıdır.’ dedi. 301 No’lu yasa ‘Türk milletine ve Türklüğe’ basın yoluyla yapılan hakaretleri suç kabul ediyor ve hapis cezaları getiriyor. Bu madde sebebiyle geçmişte birçok gazeteci ve yazar mahkûm olmuştu. Son yapılan değişiklikle beraber davaların açılması Adalet Bakanlığı iznine tabi kılınmış ve açılan dava sayısı son derece azalmıştı. Haraszti, bu değişiklikle hükümetin siyasi risk aldığını ve karar mekanizmasının adli mercilerden siyasi yönetime geçtiğini söylüyor. ‘Ama yasa hâlâ orada duruyor. Bu geçici bir çözüm. Yasa tamamen kaldırılmalı.’ şeklinde konuştu.

Genelkurmay’ın başta Zaman olmak üzere bazı yayın organlarına akreditasyonu kullanarak basın toplantılarını takip etmeyi yasakladığının hatırlatılması üzerine Haraszti, bu konuda AGİT’te basın hürriyetinin ihlal edildiği konusunda endişeleri olduğunu ve konuyu raporlara yansıttıklarını ifade etti. ZAMAN